Stres Kırığı
Uzun süre spor yapmamanın ardından spora başlayıp bir de üstüne kilo almış isek stres kırığı oluşumuna yol açabiliriz. Özellikle uzun süre ve mesafe yürüyüş yapanlarda, koşucularında ve zıplamalı spor yapanlarda ayak tarak kemiklerinde ve bacak kaval (tibia) kemiğinde sıklıkla gördüğümüz stres kırıklarını akılda bulundurmak gerekir.
Stres kırığı, psikolojik stres kaynaklı değildir. Kemiğe tekrarlayıcı olan hafif orta şiddetli yüklenmeler ile oluşan çatlaklar şeklindedir. Ani yüklenmelerle orta veya yüksek enerjiyle oluşan kırıklardan farklıdır. Genellikle sporcularda görülür. Kadınlar bu kırıktan daha çok etkilenir. Stres kırıklarında kemik uçlarında devamlılıkta bir değişiklik deplasman (kayma) genellikle olmaz.
Stres kırığı oluşumunda çevresel ve hastaya ait faktörler yol oynar. Çevresel faktörler içerisinde spor yapılan zemin, aktivite tipi ve yoğunluğu, antreman sıklığı, kullanılan ekipman ve beslenme tipi rol oynar. Hastaya ait faktörlerde ise hastanın anatomisi, yaşı, cinsiyeti, kemik kalitesi (osteoporoz olup olmaması), ayak yapısındaki bozukluklar, alt ekstremitede dizilim kusurları ve özellikle kadınlarda hormonal bozukluklar rol oynar.
Stres kırıklı hasta aktivite ile artan kemik ağrısı ile polikliniğe başvururlar. Ağrı istirahatle azalır. Bazen ağrıya şişlik de eşlik edebilir. Erken dönemde bu kırıklar röntgende görülmezler. Erken tanı için MR ile görüntüleme gerekir. MR görüntülemede kemik içinde ödem ve bazen yumuşak dokuda şişlik görülebilir.
Tedavi, genellikle konservatif (ameliyatsız) olur. Bazen profosyonel sporcularda ve ameliyatsız tedaviden fayda görmemiş hastalarda cerrahi tedavi gerekebilir. Tedavide öncelikle aktivite modifikasyonu ve kısa dönem immobilizasyon yapılır. İmmobizasyon stres kırığı derecesine göre breys veya alçı ile yapılır. Lokal soğuk uygulama da kemikteki ödemin azalmasında etkilidir. Bazen oral D vitamini ve kalsiyum takviyesi yapılır. İleri derecede kemikte ödem olan hastalara alçı tedavisi ile birlikte oral bifosfanat tedavisi de verilebilir.
Stres kırığından korunmak için kalsiyum ve D vitaminden zengin yiyecekler tüketilmeli ve düzenli beslenme sağlanmalı; spor yaparken uygun spor ayakkabı ve ekipmana sahip olunmalı; koşularda hız, mesafe ve süre haftalık tedrici olarak artırılmalı; spora başlamadan önce ısınma egzersizleri uygun olarak yapılmalıdır. Spor sonrası dinlenmekle ağrılarınızda azalma olmuyor ise mutlaka ortopedi doktoruna başvurmalısınız.